Türk mimari tarihinin en güzel eserlerinden İshak Paşa Sarayı, Türkiye’nin en doğu ucunda İran’la sınırı olan Ağrı İlinin, Doğubayazıt İlçesi yakınlarında 5137 rakımla, Ülkemizin en yüksek dağı olan
Ağrı Dağı’nın karşısında yer almaktadır. Yapımı 99 yıl süren İshak Paşa Saray’ı yerli ve yabancı turistler
tarafından yoğun ilgi görmektedir.
“Ağrı Dağı’nın yamacında, dört bin
iki yüz metrede bir göl var, adına Küp gölü derler. Göl bir harman yeri
büyüklüğünde. Çok derinlerde. Göl değil bir kuyu. Gölün dört bir yanı, yani
kuyunun ağzı, fırdolayı kırmızı, keskin, bıçak ağzı gibi ışıltılı kayalarla
çevrili. Sonra gölün mavisi başlar. Bu, bambaşka bir mavidir...
Gülbahar, Ahmed'i Küp Gölü'nde yitirdi. O gün bugündür, Küp Gölü'nün oralardan geçenler, gölün kıyısına oturmuş, kara, ışık gibi akan uzun saçlarını sırtına sermiş, başı iki elleri arasında gözlerini som mavi suya dikmiş Gülbahar'ı görürler. Arada sırada Ahmet, gölün sularında Gülbahar’ın gözüne gözükür, Gülbahar kollarını açıp Ahmed'e yürür ve “Ahmet, Ahmet!” diye bağırır. Sesi bütün dağda yankılanır.
Ağrı Dağı Efsanesi kitabında böyle betimler Yaşar Kemal, birbirine kavuşamayan Gülbahar ile Ahmed’in İshak Paşa Sarayı’nda geçen destansı aşklarını…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder