İsminizin önüne, Unvan olarak şu iki harfi, (Dr) almanızın ne kadar zor olduğunu biliyorsunuzdur değil mi?


Hastanemizin çok başarılı Hekimlerinden, Dr. Mehmet Demirtaş Hocamı, Acilde hasta muayene ederken kolunda serumla görünce, endişelendim ve şaşırdım! Çok sevip, saydığım Hocama, geçmiş olsun dileklerimi iletirken, içimden de kendilerine karşı, en içten duygularımla teşekkür ettim.

Dr. Mehmet Demirtaş Hocam, o gün rahatsız olmasına rağmen, Acile başvuran hastaların, sıkıntı yaşamaması için, kendisi için hazırlattığı serum kolunda takılı bir vaziyette hastalarını muayene ederek, vatandaşımıza hizmet vermeye devam etmekteydi.

Birçok dil bilen ve oldukça tecrübeli bir Hekim olan Mehmet Demirtaş Hocamın, bu fedakârca davranışını, en basit bir rahatsızlık durumunda işine gitmemek için Doktorlarımızdan, ısrarla rapor talep eden insanların, örnek almaları umuduyla ve dileğiyle, çektiğim fotoğrafıyla yayınlıyorum.

İsminizin önüne, unvanınızı belirten şu iki harfi, (Dr) almanızın ne kadar zor olduğunu biliyorsunuzdur değil mi?

Bu unvanı almak kadar, bu unvanla yani Doktor olarak hizmet vermenin, ne kadar çok sorumlulukları ve zorlukları olduğunu da birçok insan bilmez ve onlar derler ki, doktorlar ne kadar şanslı insanlar, oldukça yüksek para kazanabilmekteler!

Onlar, Doktor olmanın şansla bir alakası olmadığını bilmeyen cahillerdir aslında! 

Bir insanın Doktor unvanı alabilmek için, ne kadar uzun süre ve ne kadar emek harcadığını biliyor musunuz?

Tıp Fakülteleri, en yüksek puanlar girilebilen eğitim kurumlarıdır. Yeterli eğitimi ve donanımı olmayan hiçbir kimse, şans eseri tıp fakültesini kazandım diyemez. Tıp eğitimi oldukça uzunca bir süreçtir. Diğer fakültelere göre tatil süreleri kısa, eğitimleri de diğerlerine göre oldukça ağırdır ve bir o kadarda maliyetlidir tıp eğitimi.

Gençliklerinin en aktif dönemlerinde, yaşıtları bu döneminin keyfini yaşarken onlar, sınavlar stresiyle ders çalışmak zorundadırlar.

 (Dr.) unvanını aldıktan sonrada yine, diğer insanlara göre yaşamları pek kolay değildir Doktorların. Gecesi gündüzü olmaz doktorun, mesai saati de diğer çalışanlar gibi değildir. Evinde yatağındayken, gece yarısı gelen bir telefonla en hızlı şekilde hastaneye ulaşmak zorunda kalabilir Doktorlar ve bu hemen hemen her doktorun yaşayabileceği rutin bir durumdur.

Dolayısıyla en başta Hekimlerimize ve onların en önemli yardımcıları olan Hemşireler olmak üzere, sağlık kurumlarında hizmet veren bütün çalışanlara vatandaşımız saygı göstermelidir.  

Uzun ince yaşam yolcuları, güçlüsü-zayıfı, çok yüksek makam sahibi veya çok zengin ya da fakiri, her insanoğlu, mutlaka yaşamında birçok veya birkaç defa Doktora ihtiyaç duyar ve Hekimlerin karşısında deyim yerindeyse ‘cüceleşir!’

Çünkü hastadır, ağrıları, acıları, endişe ve korkuları vardır ve o an tek umudu doktordur. Onu ağrılarından, endişe ve korkularından kurtarabilecek yetenek ve donanıma da sadece Doktor sahiptir.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi YAVUZYILMAZ'dan Tıp Bayramı Ziyareti

  Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi YAVUZYILMAZ, 14 Mart Tıp Bayramı münasebetiyle Çekirge Devlet Hastanesi Acilini ve diğer servisleri ziya...